Spor
Oruç tutanların Ramazan’da egzersiz yaparken vücudun tüm gün besin almadığını mutlaka göz önünde bulundurması gerekir. Öncelikle yapılan egzersizler hafifletilmelidir: gün sayısı azaltılmalı, kaldırılan ağırlıklar hafifletilmeli, set sayıları düşürülmeli ve dinlenme süreleri uzatılmalıdır. Örnek olarak, yapılacak egzersizde koşu yerine hızlı yürüyüş tercih edilmelidir. Vücut tüm gün besin ve su ihtiyacı duyduğu için iftardan sonra yapılacak olan şiddeti yüksek egzersizlerle kalp rahatsızlığı başta olmak üzere birçok sağlık problemi ortaya çıkabilir. İftar saatinden sonra kan şekeri yükseleceğinden, egzersiz yapmakta acele edilmemelidir. Yaklaşık 1-2 saat dinlenilmelidir. Vücudun besinsiz ve susuz kaldığı unutulmamalıdır. Daha sonra yapılacak 45-60 dakikalık tempolu bir yürüyüş metabolizmanın yavaşlamasını engelleyeceği gibi, formda ve sağlıklı kalmayı da sağlar. İftardan sonra yapılan şiddetli spor, kişinin daha önce geçirmiş olduğu rahatsızlıkları yeniden aktif hale getirecek ve kişide istenmeyen sağlık problemleri ortaya çıkaracaktır. Bu nedenle, genç yaştaki kişilerin dahi bu konuda dikkat etmeleri gerekir. Yaşı ilerlemiş olan kişilerin ise metabolizma hızları düştüğünden yapılan egzersizlerde genç yaştaki kişilerden daha dikkatli olmaları ve mutlaka bilinçli bir eğitmen eşliğinde spor yapmaları önem taşır. Spor yapanların bu dönemde düzenli bir şekilde beslenmesi zordur ama normal beslenmeye gösterilen özenden biraz daha fazla özen gösterilebilir. Kas kaybı mutlaka yaşanacaktır diye bir durum söz konusu değildir.
İftarda dikkat edilmesi gerekenler:
- İftara kadar iş yolunda ve iş yerinde agresif olmamaya çalışmak, soğukkanlılığı korumak gerekir. Stresli ruh hali gereğinden fazla kalori harcamaya ve bitkin düşmeye yol açabilir.
- İftar sofrasında farklı besinler yer almalıdır. Haftada 1-2 defa kırmızı et, 1-2 gün balık, 1-2 gün kuru baklagiller, hafta 1-2 gün sebze yemeği olması sağlıklı bir denge kurmayı sağlayacaktır.
- İftarda sadece bir kâse çorba içilmeli ardından spor salonuna gidilmelidir. Diğer zamanlarda kullanılmıyor olsa bile oruç tutulan dönemde antrenman esnasında protein barlardan kullanılabilir. (set aralarında azar azar ısırılmalı, bir bar bir saatlik antrenmanda bitirilmelidir).
- İftar yemeğinde aşırıya kaçılmamalı, aynı miktarda yemek 1,5 saat sonra tekrar yenmelidir.
- Bu dönemde su tüketimi daha da bir önem kazanıyor. Günlük su ihtiyacımız 1,5-2 lt iken, sıcak aylarda bu gereksinim 2-2,5 lt’e çıkmaktadır. Ramazan ayında da sıvı ihtiyacının mutlaka karşılanması gerekiyor. Dolayısıyla su tüketiminin yanı sıra, taze sıkılmış meyve suları, az şekerli veya şekersiz meyve kompostoları, maden suyu, kavun karpuz gibi sulu meyveler tüketilerek sıvı ihtiyacının karşılanması mümkündür.
- Çok yağlı yiyecekler, ağır hamurlu şerbetli tatlılar, metabolizmayı yavaşlatacağından kilo alımına sebep olur. Bu besinler aynı zamanda sindirim sistemi rahatsızlıklarını da bu süreçte beraberinde getirecektir.
- Tatlı tüketimi haftada 2-3 defa ile sınırlanmalıdır. Tatlılar yerine kuru meyveler veya meyveli hafif tatlıları tercih edilmelidir.
Sahurda dikkat edilmesi gerekenler:
- Sahur öğününü kesinlikle atlanmamalıdır. Sahur öğününü atlamak hem metabolizmayı daha da yavaşlatacak hem de açlık süresini uzatacağından baş ağrısı ve kan şekeri düşüklüğü gibi sıkıntıların yaşanmasına sebep olacaktır.
- Sahurda tam buğday veya tam çavdar ekmeği tercih edilmelidir. Çünkü tam tahıllı unlardan yapılmış ekmeklerin daha uzun süre tok tutma özelliği vardır. 1 avuç içi büyüklüğündeki pidenin yaklaşık 50- 70 kalori yani 1 dilim ekmek kalorisine eş değer olduğu unutulmamalıdır.
- Mümkün olduğunca sık aralıklarla beslenilmeli, iftarla sahur arasında en az 2 ara öğün olmalıdır.
- Sahur öğününüzde süt, yumurta, peynir çeşitlerinin yanı sıra az yağlı sebzeli börek ve bol söğüş tercih edebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için Üye Olun veya Üye Girişi Yapın